İdrar kaçırma ‘üriner inkontinans’ olarak adlandırılır ve kişinin istemsiz bir şekilde idrarını kaçırması yani tutamaması olarak tanımlanabilir. Bu problem genellikle ileri yaşa özel gibi algılansa da aslında her yaşta ortaya çıkabiliyor. Elbette yaşın ilerlemesine bağlı olarak da yaşanabildiğinden ileri yaş grubunda daha yoğun görülen bir sorundur. Kişinin idrarını tutamama sorunu sürekli olarak yaşıyor olması durumunda bu tablonun bir rahatsızlık olarak değerlendirilmesi ve altta yatan unsurların da tespit edilmesi gerekir.
İdrar kaçırmanın iş hayatından sosyal yaşantıya kadar kişinin hayatını ciddi düzeyde etkileyebilen bir problem olduğu unutulmamalıdır. Söz konusu sorunun erkeklere nazaran kadınlarda daha sık görüldüğünü de söyleyebiliriz. Nasıl tanı konduğu ve tedavinin nasıl yapıldığı gibi konulara geçmeden önce nedenleri ele almakta fayda var.
İdrar Kaçırma Nedenleri Nelerdir?
Tahmin edilebileceği gibi idrar kaçırma sorunu pek çok farklı nedene bağlı olarak ortaya çıkabiliyor. Özellikle doğum yapan kadınlarda, doğum esnasında pelvis kaslarında zayıflama olması ya da yırtık oluşması gibi nedenlerle sık yaşandığını da aktaralım. Vajinada yahut pelvis bölgesinde doğumdan kaynaklı olarak ortaya çıkan sarkmalar da idrarı tutamama sorununa neden olabilir. Bununla birlikte idrar yollarına taş olması, enfeksiyon olması, böbreklerde taş olması da sıklıkla karşılaştığımız nedenler arasında yer alıyor.
Yapılan incelemelerde obezite düzeyinde aşırı kiloya sahip olan kişilerde de idrar kaçırma sorununun yoğun bir şekilde yaşandığını ortaya koyuyor. Kronik kabızlık sorunu, kronik sistit problemi, vajinal enfeksiyonlar ve menopoz da bu sorunu oraya çıkarabilen unsurlar arasında bulunuyor. Yaşın ilerlemiş olması da başlı başına idrarı tutamamanın nedenlerinden biridir. Çünkü yaş ilerledikçe kaslarda zayıflama meydana gelir ve bu da idrarı tutma noktasında sorun yaşanmasına yol açabilir.
Nedenler sadece bu sıraladığımız rahatsızlıklardan ibaret değil. Demans alzheimer hastalığı ve toplumda yaygın şekilde görülen şeker hastalığı (diyabet) de nedenler arasında bulunuyor. Bazı beyin tümörlerinin, Parkinson hastalığının ve sinir sistemi hastalıklarından bazılarının da idrar tutamamaya neden olduğunu belirtebiliriz. Kimi zaman da omurilik zedelenmeleri de benzer bir tabloya yol açabilir.
Bazı rahatsızlıkların tedavisinde kullanılan ilaçlar da geçici olarak idrarı tutmakta güçlük çekme problemine neden olabilir. Ancak bu ilaçların kullanımı sona erdiğinde yaşanan sorun da ortadan kalkıyor. Kas gevşetici ilaçlar, antidepresanlar, idrar söktürücü ilaçlar ve tansiyonu düşüren ilaçlar buna örnek gösterilebilir. Sakinleştirici kategorisinde yer alan ilaçların bazıları da benzer etkide bulunabiliyor. Son olarak vajina ile mesane arasında fistül olması da nedenler listesinde mevcut.
İdrar Kaçırma Belirtileri Nelerdir?
Her hastada idrar kaçırma problemi aynı şekilde ortaya çıkmıyor. Bazı hastalarda sadece damla kaçırma şeklinde olurken bazı hastalar idrarın ani bir şekilde sızmaya başlaması sorununu yaşayabiliyor. Belirtilerin ise her hastada aynı olmamakla birlikte aşağıdaki şekillerde ortaya çıktığını söyleyebiliriz:
- İdrarı yapamamak
- İdrara çıkarken ağrı hissetmek
- Sık sık idrara çıkma isteği
- Sık sık mesane enfeksiyonu geçirmek
- Damlama ya da sızıntı şeklinde idrarın kaçırılması
İdrar Kaçırma Tanı Yöntemleri
Tanı konması için bazı tetkiklerin de yapılması gerekiyor. Bu sayede idrar kaçırma tipinin ve altta yatan unsurların belirlenmesi de mümkün olabilir. Günümüzde sıklıkla tercih edilen tanı yöntemlerine şu örnekleri verebiliriz:
Sistometri
Sistometri aynı zamanda sistometrogram olarak da biliniyor. Tanı yönteminin amacı ise mesanedeki basıncı ölçmektir. Test esnasında hastanın bazı manevralar yapması istenir. Kullanılan katater yardımı ile mesaneye steril su verilir ve böylelikle mesane basıncının net bir şekilde ölçülmesi mümkün olabiliyor.
EMG Testi
Uygulanan tanı yöntemlerinden biri de kısaca EMG testi olarak adlandırılıyor. Testin amacı ise idrarın istemli bir biçimde tutulabilmesini sağlayan kaslardaki sinirlerin kontrolüdür. Bu sinirlerin sağlam olup olmadığının anlaşılmasını sağlayan tetkik aynı zamanda kasların istenen konumda bulunup bulunmadığının anlaşılmasını da sağlayabiliyor. Böylelikle idrar kaçırmanın kaslardan ya da bu kaslardaki sinirlerden kaynaklanıp kaynaklanmadığının belirlenmesi mümkün olabiliyor.
Pelvik Ultrason
Pelvis bölgesinde yer alan organların incelenmesini sağlayan pelvik ultrason yönteminde bu organların yerleşimi de gözden geçirilebiliyor. Aynı zamanda organların radyolojik açıdan incelenmesini de sağlıyor.
Post-Void Rezidüel Çalışma
Bu test ise idrarın yapılmasının ardından mesanede ne kadar idrar kaldığının anlaşılması için gerçekleştirilen bir tetkiktir.
İdrar Tahlili
Hastalara idrar tahlilinin mutlaka yapılması gerekiyor. İdrar yolu enfeksiyonunun olup olmadığının belirlenmesini sağlayan bu test sayesinde üriner inkontinans ile benzer bulguların belirlenmesine de olanak tanır.
Sistoskopi
Bu tetkik rutin olarak her hastaya uygulanmaz, sadece gerekli görülmesi durumunda yapılan bir tetkiktir. Mesanenin ve mesaneyi bağlayan tüplerin incelenmesi, iç dokuların gözden geçirilmesi amacıyla gerçekleştirilir.
Kadınlarda İdrar Kaçırma Nasıl Tedavi Edilir?
Kadınlarda idrar kaçırma sorununa neden olan unsurların sayısı bir hayli fazladır. Dolayısıyla tedavinin yapılabilmesi için bu soruna neden olan faktör ya da faktörlerin belirlenmesi gerekiyor. Hastanın şikayetlerinin belirlenmesi, idrar analizinin yapılması ve mesane günlüğü gibi unsurlar tedavi prosedürünün belirlenmesinde önemlidir. Elbette bu sırada pelvik ultrasonografi, stres testi, postvoid rezidüel ölçüm gibi çeşitli testlerin de gerçekleştirilmesi gerekir. Yapılan muayene sonuçları da dikkate alınarak hastaya tanı konması sağlanır. Bazı durumlarda hastanın ileri tetkikler yaptırması da istenebilir.
Uygulanacak olan idrar kaçırma tedavisinde idrar kaçırmanın tiplerinden hangisinin olduğu da dikkate alınır. Sorunun ne oranda şiddetli olduğu da göz önünde bulundurulur. Bir anlamda tedavinin hastaya özel olarak seçildiğini ve uygulandığını, hastanın şikayetlerini ortadan kaldırmayı da amaçladığını söyleyebiliriz. Fiziksel ve davranışsal terapiler de bir seçenek olabiliyor. Bazı hastalarda da tedavi ancak cerrahi müdahale ile yapılabiliyor. Kombine şekilde bir tedavi prosedürünün uygulanması da söz konusu olabilir.
Eğer şiddetli bir idrar tutamama sorunu varsa aşağıdaki yöntemler ile sorunun giderilmesi ihtimali bulunur:
- Mesane egzersizleri
- Tuvalet egzersizleri
- Kegel egzersizi
- Pelvik taban egzersizleri
İlaç tedavisi de tedavi seçeneklerinden biridir. Sentetik materyal injeksiyonlarının da son dönemde % 60 gibi yüksek bir başarı grafiği sergilediğini söyleyebiliriz. Mesanenin kas tabanına botoks materyali enjekte edilmesi ya da sinir uyarıcı cihaz kullanımı gibi bazı alternatif tedavi seçenekleri de mevcut. Ancak bu yöntemlerin çok yoğun bir şekilde tercih edildiğini söyleyemeyiz.
İdrar Kaçırmanın Çeşitleri Nelerdir?
Hastalarda idrar kaçırma problemi farklı şekillerde ortaya çıkabiliyor.
Stres İnkontinans
Çoğunlukla kadınlarda doğum ya da menopoz döneminin ardından yaşanan idrar kaçırma türüdür. Mesane kanallarının zayıf olması, karın içi basıncın artığı durumlarda idrarı tutamama problemine neden olabiliyor. Bu tipte sorun yaşayanlar genellikle hapşırma, öksürme, kahkaha atma gibi durumlarda hatta ani bir şekilde hareket ettiklerinde idrarını tutmakta güçlük çekerler.
Urge İnkontinans
Ani bir şekilde tuvaletini yapma ihtiyacı olarak kendini belli eden bu tip idrar kaçırmaya yol açan mesanede istemsiz bir şekilde kasılmanın meydana gelmesidir. Bu hastalar hem geceleri hem de gündüz saatlerinde sık sık tuvalete gitme ihtiyacı duyarlar.
Mix İnkontinans
İdrar kaçırmanın stres ve urge şeklinde olması yani mix şekilde ortaya çıkmasıdır.
Taşma İnkontinans
Mesane duyularının algılanmamasından kaynaklı olarak bu tipte bir idrar kaçırmanın ortaya çıktığını söyleyebiliriz. İdrar kaçırmayla alakalı sorularınızı yorum bölümüne yazabilirsiniz.